Hollanda'da Yaşam


Benelüks ülkeleri ve modern yaşam

Hazırlayan: Dr. Tayfur Yağcı

Avrupanın en yoğun havaalanı Amsterdamda

THY uçağının Amsterdam Havaalanına inerken düşmesinin üzüntüsünü yaşadığımız günlerde aynı havaalanında haftalar öncesi bulunmuş olmak bana ayrı bir hüzün verdi.

Benelüks seyahatimize THY uçağı ile İzmir-İstanbul-Köln uçuşu ile başladık. Her zaman olduğu gibi THY uçakları ile temiz, kaliteli ve güvenli bir yolculuk idi. Dönüşümüz ise Amsterdam- İzmir arasında yine THY yan kuruluşu Sun Expres uçağı ile idi.

Amsterdamda Schiphol Havaalanı yakınındaki otobanda yolculuk yaparken hava trafiğinin çok yoğun olduğu dikkatimi çekti, inen ve kalkan uçakların sürekli hareketliliği ve gökyüzünün hiç boş kalmamasını çok ilginç bulmuş ve bunu arkadaşlarımla paylaşmıştım. Rehberimizden Amsterdam-Schiphol Havaalanının Avrupanın en büyük ve en yoğun havaalanlarından birisi olduğunu öğrenmiştim. THY uçağının Amsterdam Havaalanına inerken düşmesinin üzüntüsünü yaşadığımız günlerde aynı havaalanında haftalar öncesi bulunmuş olmak ayrı bir hüzün verdi bana.

Herşeye rağmen bugüne kadar çok seyahat etmiş ve değişik ülke havayolları ile uçmuş birisi olarak bu talihsiz kazanın THY kalitesi ve güvenilirliğine gölge düşürmemesini diliyorum çünkü gerçekten çok modern uçaklarımız, kaliteli pilotlarımız ve hosteslerimizle dünyanın seçkin havayollarından birine sahibiz.

Ayrıca gezdiğim, gördüğüm ülke havaalanları içinde İzmir Adnan Menderes ve İstanbul Atatürk havaalanları dış hatlar terminallerinin en modern ve teknik özellikleri en yüksek, en güzel terminallerden biri olduğunu belirtmek isterim. Biz Türkler yaşadığımız tüm sorunlara rağmen çok güzel işler başarıyoruz dünyada, yeterki kendimize, bilgimize ve becerilerimize güvenelim, inanalım.

AÇIK TUVALETLER

Amsterdamda ilgimi çeken bir görüntü de kalabalık, hareketli meydanlardaki açık tuvaletler idi. Meydanın görülen bir yerine tabiiki erkekler için ve idrar yapma ihtiyacını gidermek için yapılan bu tuvaletlere sanırım İzmirde ve özellikle Kordon, Karşıyaka ve Bostanlı sahiline düşünmek lazım. Tuvalet çevresindeki idrar kokusu biraz rahatsız edici idi ama çalıların, ağaçların arasına idrar yapmaktan daha iyidir diye düşünüyorum.

SOKAK SANATÇILARI

Birçok Avrupa ülkesinde olduğu gibi Amsterdam sokak ve meydanlarında gösteri yapan müzisyen, dansçı ve pandomim sanatçılarının çokluğu dikkat çekici idi. Gerek buraya gelen turistler, gerekse yerli halk tarafından ilgi ile izlenen bu amatör sanatçıların gösterileri coşkuyla izleniyordu.

KUZEY DENİZİ VE VOLANTEN

Bugün Benelüks ülkeleri gezimizin son günü uçağımız Amsterdam schiphol Havaalanından akşam saatlerinde hareket edecek. Hedef şehrimiz, Amsterdama 1 saat uzaklıkta bir balıkçı şehri olan Volanten. Hollanda ve Amsterdam bir kanallar ülkesi ve burada, su ve su kanalları, suyolları yaşamın vazgeçilmez bir parçası. Amsterdama gelişimde ilk hissettiğim havanın nemli oluşu idi ve belirgin bir şekilde bunu hissettiriyordu. İliklerimize kadar işleyen bir soğuk vardı. Ben nemli soğuğu sinüzitimin kendini hissettirmesiyle anlarım, çok şükür ki yıllar öncesinden var olan bu rahatsızlığım kendime uyguladığım Akupunktur tedavisiyle benim için sorun olmaktan çıktı. Bu ülkede bir de romatizmalı hastanın çok olacağını düşündüm. Bilirsiniz romatizmal ağrıları olan hastalar nemli ve yağmurlu hastaları hiç sevmezler.

Volanten şehri bizi, soğuk, rüzgar ve yağmurlu bir hava ile karşıladı, gurubumuzdaki hemen herkes alışkın olmadığımız bu nemli soğuk hava sayesinde üst solunum yolu enfeksiyonu oldu.

Şirin evleri, kanalları, küçük çarşısı ile bu sempatik ve güzel şehrin sokaklarında maalesef tam istediğimiz gibi dolaşamadık. Cafe, restoran ve hediyelik eşya satan dükkanlarda günümüzü geçirmek zorunda kaldık.

Sohbet ettiğim bir mağazanın sahibi bu sene temmuz, ağustos ayının bile yağmurlu geçtiğini eylül ayında biraz güneş yüzü gördüklerini söylemişti.

Havanın, Hollandada böyle sürekli yağmurlu, güneşsiz olması tabii ki dezavantaj ama, pembe-beyaz tenli güzel kızlarının güneş görmemiş bedenleri ise güneşsizliğin avantaja dönüştüğü bir başka güzellik olmuş. Onun için Kuzey Avrupa ülkeleri insanları bizim ülkemiz gibi neredeyse yılın 365 günü güneşli olan ülkelere akın ediyor, ilkbahar, yaz ve sonbahar aylarında.

GÜZEL KIZLARI VAR

Benelüks ülkeleri gezimizde arkadaşlarımla ortak düşüncemiz, Alman ve Hollandalı kızların çok güzel olduğu şeklindeydi. Genç nesil Alman kızları, geçmiş yıllardan aklımızda kalan kaba saba, iri yarı Alman kızları imajını silercesine, çok hoş, çekici ve güzeldiler.

Fransızca şiir gibi bir lisan, Fransızlar da zarif insanlar ama özellikle Hollandalı kızların, güneşi az görmüş, pembe beyaz tenleri, sarı saçları, düzgün vücutları ben ve arkadaşlarımdan tam puan aldı. Irksal ve genetik özelliklerinin yanısıra ulaşım aracı olarak sürekli bisikleti kullanmaları, güzel vücutlara sahip olmalarında etken diye düşünüyorum. Çinliler de bisiklete binerken ince ve zariftiler ama geçen yıl, 12 yıl aradan sonra tekrar gittiğim Çinde artık bisikletin yerini otomobiller aldığı için Çinlileri kilo almış olarak gözledim.