TUNUS - Hammamet


  MEDİNA’NIN  RENKLERİ TUNUS

BAŞLARKEN:

  Mesleğimi çok seviyorum.Mümkün olduğunca branşım,Akupunktur ve Medikal Estetik uygulamalarla ilgili kongre,seminer,sempozyum ve eğitimleri takip edip,hemen her yıl gündeme gelen yenilik ve değişiklikleri bilgi,deneyim ve mantık süzgecimden geçirip,hastalarım için doğru olduğuna inandığım uygulamaları yapmak,güzel sonuçlarını görmek,hastalarım kadar beni de çok mutlu ediyor.Hangi doktor,hastasını tedavi edip,iyi olduğunu görmekten mutlu olmaz ki…

  Yıllardır devam eden bu yoğun çalışmalarımın artık beynimi ve bedenimi yormaya başladığını ve kendime zaman ayırıp zihnimi zaman zaman tazelemek gerektiğini düşündüğüm bir zamanda yine böyle bir limonata tadında sonbahar gününde,sonbahar rüzgarları beni resim sanatı ile,Seba Uğurtan ve Su Grubu ressam arkadaşlarımla buluşturdu.Aradan 7 yıl geçti,arkadaşlarımla çok güzel anılarımız,etkinliklerimiz,yurt içi,yurt dışı sanat dolu seyahatlerimiz oldu.

  Günlerden 2 Eylül 2012 Pazar,ben ve Su Grubu arkadaşlarım,İzmir’den,Eskişehir’den,

Edirne’den,İstanbul’dan kısacası 19 ülkeden 78 ressam arkadaşımızla birlikte bu kez Kuzey Afrika’nın insanları ve havasıyla sıcak,sımsıcak ülkesi Tunus’un ılık denizi,sıcak kumsallarıyla ünlü,Hammamet şehrindeyiz.

                                              HAMMAMET

  Tunus’un başkenti, Tunus Kartaca havaalanında bizi yağmur karşıladı.Bizi Hammamet’e götürecek minibüsün orta yaşlı,ağzında diş kalmamış şoförü Muhammet’e Türk olduğumuzu söyleyince ağzından çıkan ilk söz Mustafa Kemal oldu.Kısacası Tunuslular Mustafa Kemal Atatürk hayranı ve Türkleri çok seviyorlar.Ülkenin efsanevi lideri Habib Burgiba 1956’da tam bağımsızlığa kavuşan ülkede modern Tunus’un babası olarak kabul edilir ve Mustafa Kemal Atatürk’ün devrim ve ilkelerini kendine örnek almış bir liderdir.Türkiye gibi Laik bir devlettir,bayrakları bile bizim bayrağımızın aynısıdır.

  1920’lerde milyoner George Sebastian tarafından keşfedilene kadar,sessiz,sakin bir balıkçı köyü olan Hammamet bugün yay şeklinde bir körfezde boydan boya uzanan altın sarısı,ince kumlu plajları,turkuaz renkli ılık denizi,portakal ağaçları,mis kokulu yaseminleri ve gözünüzü nereye çevirseniz Akdeniz sahillerinin tipik ağacı palmiyeleri,palmiyeleri,palmiyeleri,beyaz,bembeyaz evleri,mavi renkli kapılarıyla ve körfeze dizilmiş yüzü aşkın turistik oteliyle tam bir tatil beldesi haline gelmiş.

  George Sebastian’ın,yüzme havuzlu malikanesi onlarca dönüm, yemyeşil ağaçlarla kaplı arazisi,amfi tiyatrosu,konserler,konferanslar,oyunlar ve sergilerin yapıldığı “Dar Sebastian Kültür Merkezi” haline getirilmiş.Hammamet’te kaldığımız dört gün boyunca bizde öğle ve akşam yemeklerimizi burada yedik,içtik,eğlendik,yemyeşil çimlerin üzerinde resim yaptık,güzel günler geçirdik.

  Hammamet,20 000 nüfuslu küçük,sevimli bir kent.Yaz nüfusunun 70 000’lere çıktığı söyleniyor.Diyelim ki körfezde Güzelyalı’nın olduğu bölge,Medinası,kalesi,idari binalarıyla merkez Hammamet ise;körfezin diğer ucu yani Karşıyaka bölgesi.”Yasmin Hammamet” denilen şehrin turistik bölgesi haline gelmiş.İki bölge boyunca uzanan kumsallar ise boydan boya otellerle dolu.

                                      MEDİNA

  Hammamet’in etrafı surlarla çevrili Medina’sı yani eski çarşısı geleneksel el sanatlarının ve turistik eşyaların satıldığı ve sanat galerileri,yaşam alanı küçücük avlulu evleri,daracık sokakları,bembeyaz tek veya iki katlı birer sanat eseri gibi rengarenk kapılarıyla Arap dünyasının gerçek ve farklı bir yüzünü gözler önüne seriyor.

  Kalabalık grubumuz,deri çantaların,rengarenk seramiklerin,tekstil ürünlerinin,turistik eşyaların satıldığı bu dar ve karmakarışık sokaklara bir hareketlilik getirdi ama,Tunus,”Arap Baharı” hareketinden sonra bu yaz turizm yönünden zor günler geçiriyor.

  Yasmin Hammamet bölgesinin modern Medina’sı ise cafe,restoran,otel ve turistik tesisleri ile tam bir eğlence merkezi.Buradaki Carthageland-Kartaca eğlence merkezi sizi kapıda dev fil heykelleri ile karşılıyor.Çöl tilkileri,develer,genç,yaşlı,çoluk çocuk herkesin keyfine göre eğlenceler,tiyatro gösterileri,oyunlar çeşitlilik sunuyor.Gelenekselinden,modernine restoranlarda yemek yiyebilir,cafelerinde nargile fokurdatabilir,eğlenceleri izleyebilir,isterseniz alışveriş yapabilirsiniz.Dikkatimi çeken bir şey gündüzleri sokaklar çok tenha ama akşam saatlerinde Hammamet’liler sokaklara,restoranlara ve eğlence merkezlerine akın ediyor,kısacası herkes akşamları sokaklarda sanki.