Yunanistan'da Türk Olmak - Atinayı Keşfedelim


SARMAŞIK

Atinayı keşfe çıkmak İzmiri görmek gibi

Şehrin tam merkezi sayılan Syntagmadan Monastraki Meydanına kadar uzanan bir bölgenin adı Plaka. Tıpkı bizim Alsancakta Sevinç Pastanesinden Alsancak Limanına kadar uzanan Kıbrıs Şehitleri gibi

Atina sokaklarında en çok dikkat çeken topluluk, göçmenler... Her köşe başında her caddede onları görmek mümkün... Yunanistan, bağlı olduğu Avrupa Birliğinin yasalarını uygulamak zorunda sınır dışı edemiyor

YUNANİSTANDA TÜRK OLMAK / DR. A. TAYFUR YAĞCI

Melina Mercouri, Yunanistanın kültür bakanlığı yapmış efsanevi bir sanatçısıdır. Eğer onun evini görmek sizin için önemli ise Syntagma Meydanı yakınındaki bu evi görebilir, yeşillikler içindeki National Parkta sessizlik molası verip Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlık konutlarını görüp, 1896da ilk olimpiyatların yapıldığı Panatheucan Stadyumu gezebilirsiniz. 2004 Atina yaz olimpiyatları şehre birçok güzel eser kazandırmış.

Atina, Avrupa Başkentleri içinde ibadete açık camisi olmayan tek başkenttir. Şehirdeki en etkileyici Neo- Klasik yapılar olan Yunan Akademisi, Atina Üniversitesi ve Ulusal Kütüphane Panepistimiou Caddesinde yan yana sıralanmış. Zeus Tapınağı, Hadrian Kilisesi ve Ulusal Arkeoloji Müzesi görülmesi gereken yerlerdir. Şehrin canlı, hareketli bir başka bölgesi Omonia Meydanı ve çevresi göçmenlerin çoğunlukta olduğu bir bölge.

Eğer şehrin gürültüsünden uzakta, deniz kenarında keyifli saatler geçirmek isterseniz Pire uygun bir seçim. Avrupanın en büyük ve işlek ikinci limanı olan Pireden tüm Yunan adalarına gidebilirsiniz. Eskiden Osmanlı donanması tarafında kullanılan Türk limanı diye geçen bölgede mikro limandaki şık restoranlarda balık keyfi yapmak güzel bir anı olarak kalacaktır hafızalarınızda.

SOKAKLAR İŞGAL ALTINDA

Atina sokaklarında en çok dikkat çeken şey. çok sayıda Afrika, Bengaldeş, Afganistan kökenli göçmenlerin varlığı oldu. Her cadde, sokak ve köşe başında ellerindeki çanta ve saatleri pazarlayan bu göçmenlerden özellikle Afrikalı zenciler Syntagma Meydanından Monastiraki Meydanına kadar uzanan trafiğe kapalı Ermou Caddesini sağlı sollu yol boyunca işgal etmişlerdi. Yere serdikleri beyaz örtülerde pazarladıkları çok şık çantaları polisler geldiğinde toplayıp, sırtlarına alarak ara sokaklara dalıyorlardı, bu traji-komik kovalamaca gün boyu devam ediyordu ama yakalanan ve tutuklanan hiç kimse yoktu, "nerelisin" diye sorulduğunda çoğundan aldığınız cevap Senegalli oldukları idi.

Peki nasıl oluyordu da bu kadar yabancı göçmeni Yunan hükümeti ülkelerine geri göndermiyordu. Meğer AB yasalarına göre Avrupa Birliği ülkelerine karadan ayak basan bir yabancı ülkesine veya başka bir ülkeye gönderilemiyordu ve bu görüntü Paris ve Romada da çok farklı değildi. Onun için Yunan hücum botları Ege denizde onları ölüme bile terk edebiliyordu bu gerçek bir insanlık dramıydı. Anlaşılan yüzlerce yıl Afrika ülkelerinin elmas, madenler gibi doğal zenginliklerini sömüren onları köleleştirip, yoksullaştıran Avrupa ülkeleri bunun bedelini ödüyorlardı ve daha da ödeyeceklerdi.

PLAKA PLAKA DEDİKLERİ

Ne zaman Atina ile ilgili bir yazı okusam veya bir haber izlesem muhakkak Atinanın Plaka semtinden bahseder, ballandıra ballandıra anlatır; sanki dünyanın en güzel en ilginç eğlence, yeme, içme, alışveriş bölgesiymiş gibi alakası yok.

Şehrin tam merkezi sayılan Syntagma Meydanından Monastraki Meydanına kadar uzanan bir bölgenin adı Plaka. Tıpkı bizim Alsancakta Sevinç Pastanesinden Alsancak limanına kadar uzanan bir bölge gibi. Kıbrıs Şehitleri caddesini andıran, biraz daha lüks mağazaların, sağlı sollu sıralandığı Ermuo Caddesi (Gül Sokak gibi) bölgenin ana damarı yine bizim Kıbrıs Şehirlerinin ara sokakları gibi ara sokaklarda bulunan cafe, restoran, bar ve tavernalar var. Ortalık çanta satan Afrikalı göçmenlerden geçilemeyecek derecede seyyar satıcılarla işgal edilmiş durumda. Ayrıca simitçi, kestaneci, haşlanmış mısır satıcısı ve salepçiler ile sokak çalgıcılarıyla sanki Türkiyedeymiş gibi hissettiriyor kendinizi.

İZMİR FARKI

Bence İzmirde "tek geçerim" diyebileceğim Alsancakın Reyhan, Bonjour, Sir Winston Tea, Efes, Radika, Rojo, Biyer, Canteen, Lavanta gibi marka olmuş şık cafe ve restoranların sıralandığı Mustafa Bey Caddesi ile Dominik ve Ali Çetinkaya yürüyüş yolları ile bütünleşen Kıbrıs Şehitleri Caddesi, bırakın Atinanın Plakasını, Avrupa kentlerinin bile birçok ünlü bölgesiyle bile boy ölçüşebilir yeter ki biraz daha özen gösterelim. Bu bölgemizde ayrıca büyük bir farkımız Kordon boyu gibi sahil şeridimiz ve denizimiz; bu bölgenin ünlü olmasında yeter de artar bile.